Türk İnsanında Bel Ağrısı Sorunu; Çekyat

” Şimdi baksak kesin o çekyatın altında bir karış toz vardır. “

Bu cümleyi söylemeyen bir ev hanımı olabilir mi ? Olamaz elbette. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre ülkemizde yaklaşım 12 milyon çalışmayan ev hanımın var (1) ve bu da aslında ev hanımlarını ülkedeki en büyük “çalışan grubu” haline getirir. Çalışan grubu diyorum çünkü ev işleri de ciddi risklere sahip çalışma alanlarından biridir. Bel ağrıları gibi…

Bu konuda yapılmış geniş kapsamlı bir araştırma var mı bilemiyorum ancak orta yaş ve üzeri tüm kadınların sürekli veya zaman zaman bel ağrıları yaşadığını görebiliriz. Sadece kadınlar değil, orta yaş ve üzeri erkeklerin de genelinde bir bel ağrısı veya daha ileri seviyede bel fıtığı sorunu var. Bel ağrılarının sebeplerini incelediğimizde bu kadar çok sayıda iş gücüne katılım anlamında çalışmayan insanın bel sorunları yaşamasının bana göre en önemli sebebi çekyatlar.

Klasik çekyatlar ağır ve kolay tozlanmaya sebep olan mobilyalardır. Aynı zamanda her evde görebileceğimiz bir eşya olması nedeniyle temizliği kendisine iş edinmiş ev hanımlarının en büyük düşmanıdır. Yaptığım gözlemlere göre sıradan bir temizlik sırasında bile bir çekyat en az 4 defa kaldırılıp kenara çekiliyor. En az 100 kg olan, mobilyacıların güçlükle eve kadar çıkardığı çekyatı bir ev hanımının tek başına oradan oraya çekebilmesi hiç kolay değil. Tabi zaman zaman temizlik uğruna düz duvara tırmanıp korniş aralarındaki tozu bile alabilen ev hanımları bir çekyatı elbette önemsemez ancak bunun bedelini de bel ağrısı olarak öder.

Bel ağrılarının başlıca sebepleri şunlardır;

  1. Ağır yükleri kaldırmak. Ağır yük kavramı kişiden kişiye değişir ancak 20 kilo üzerindeki ağırlıklar her zaman risklidir.
  2. Yükleri yanlış yöntemle kaldırmak. En doğrusu bacaklardan destek alarak kaldırmak.
  3. Kaldırılan yükleri biçimsiz şekilde taşımak.
  4. Yükü yüksek veya uzak bir yere koymaya çalışmak.

Bir çekyatı kaldırırken bu sebeplerden ilk üç tanesi kesinlikle oluşur. Özellikle yanlış yöntemle kaldırmak neredeyse kaçınılmazdır zira çekyatların yapısı nedeniyle dizlerden destek alarak kaldırmak “pratik ve hızlı” temizliğe engel olur. Bu nedenle hem evhanımları hem de akşam işten gelip hala temizliği bitmediğini gören eşler bir an önce temizlik bitsin diye hiç bir kuralı düşünmeden doğrudan kaldırıp çekerler. Onları görüp uyarmanız da işe yaramaz zira bunun için geçerli sebepleri hep olur.

Peki ne yapmalı ?

“Misafir gelince nerede yatırırız” diyenler çekyattan vazgeçemez elbette. Kenarında tutma yeri olan bir çekyat tercih edebilir. Çekyatın içini de yastık yorgan veya kullanılmayan eşyalarla tamamen doldurmamak bir çözüm olabilir. Ayrıca ağır çekyatlar yerine daha hafif malzemeden yapılanlar alınabilir.

Komşulardan veya evdeki erkeklerden yardım almak da çözüm olabilir. Sonuçta birlikten kuvvet doğar.

Çekyatın altındaki tozu süpürge ile almaya çalışmak en zahmetsiz yollardan biri. Siz görmeseniz bile süpürge o tozları kolaylıkla alır. Kaldı ki çekyatın altında toz var mı yok mu onu da göremiyoruz.

Ben ise çok daha pratik bir yöntem tercih ediyorum; Çekyat almamayı. Sonuçta riskleri ortadan kaldırmak her zaman öncelikli yöntem olmalıdır.

Aslında en çok iş yapıp yaptığımız işi en az önemsediğimiz yerler evlerimiz. Bel sorunları da evlerde sık sık görülen rahatsızlıklar. Sadece çekyat değil tüm eşyalar olabildiğince dikkatli ve taşıma-kaldırma yöntemlerine uygun taşınmalı. Ve elbette gerekmiyorsa hiç taşınmamalı.

Teyzecim bırak o çekyatı, henüz altı tozlanmamış !

(1) http://kasaum.ankara.edu.tr/files/2013/02/%C4%B0statistiklerle-kad%C4%B1n-2012.pdf  Sayfa 82

“Türk İnsanında Bel Ağrısı Sorunu; Çekyat” için bir cevap

  1. murat aktaş avatarı
    murat aktaş

    eşim bu nedenle bel fıtığı oldu, çok bilgilendirici bir yazı olmuş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir